9 Ekim 2011

Heybende ki hayat

      Her yaş bir yolculuk, bir serüvendir. Bazen yolculuğu yapacağınız yer bellidir, bazen bir bilinmeyenedir yolculuk. Bazen tozlu, dikenlidir, bazen toz pembe.. Hepsinden bir değer, bir öğreti, bir sevinçle dönebiliyorsan, kalbini her yolculuktan sonra büyütebiliyorsan, yolun sonunda yolculuğun izlerini taşıyan aynadaki SENLE barışabiliyorsan,
Hadi devam yolculuğa...
        Sen de dokun bir ucundan hayata, aldırma sedası sarsık keman iniltilerine, mutluluk dediğimiz ulaşılmaz bir dağ da olsa demirden kale de olsa, içimizi kuşatan aşk, hiç kervan geçmese de düştüğümüz kuyunun kenarından aldırma ..Herkesin hayatında acının solduramadığı günler de vardır ..Bırak hayatın hangi burgacında olursa olsun dalgalanıyorsa kalbin dalgalansın. Bir kelebeğin ömrü kadar da olsa ömrün bir sarmaşık tutkusuyla sarıl yaşama. Hangi uçurumun kıyısında olursan ol her zaman heybende biraz umut yedeğinde sevgi kırıntıları bulunsun .
       Yıllar geçer gider dönüp sana bakmadan. Geri mi kalmışsın yetişememişsin mi hiç umrunda değildir. Belli bir yolu vardır akar kendi hızında ve devam eder.Bi bakarsın avuçlarında tuttuğun zaman dağların ardında kalmış ve sen titrek bir istasyona veda bile edemeden bakakalırsın. Bu yüzden yaşadın mi büyük yaşayacaksın, ırmaklara, göğe, bütün evrene karışırcasına.Çünkü ömür dediğimiz şey, hayata sunulmuş bir armağandır.Ve hayat, sunulmuş bir armağandır insana.. Hayatı ucundan yakalarsan bırakma.. o seni nasıl olsa bırakır unutma
      Bazen bi bakarsın herşey boşmuş hayatta en önemlisi sevgi ve sağlıkmış. O zaman anlaşılır hayatın yaşamanın değeri. Aslında insan hiç bişeyi başına gelmeden anlamaz ki.. Hayal kurmaya bile aciziz şu hayatta , ben hep hayal kurarım; kimisi çok büyük hayellerdir ben bile inanmam bazen gerçek olabileceğine ama bildiğim bişey de var ki hayattan ne istersen neye çabalarsan onu sana verir eninde sonunda. Ama herşeyin başı sağlık. Herşeye rağmen şükretmek ve hayatı dolu dolu yaşamak gerekir. Hayatı dolu yaşayacağız diye de başkalarını üzmemek lazım kırmamak kendi mutluluğumuz için onları bi araç gibi kullanmamak gerekir... Yani ne bileyim, mutluluğun ucundan tadımlık sunacağımıza neden insana doyasıyla yaşatmıyoruz? Kişinin hak etmediğini düşünüyorsak eğer neden başta umutlanmasına olanak sağlıyoruz ki?
      Uzun lafın kısası ;

''Hayatı müsvedde yaşamayın.Temize çekmeye vaktiniz olmayabilir... '' (Necip Fazıl)

2 yorum:

  1. çok güzel bir yazıydı paylaştığın için teşekkür ederim..

    YanıtlaSil
  2. Ben teşekkür ederim asıl çok sevindim beğenmenize , acemice kaleme alınmış bir yazıydı ..

    YanıtlaSil